Advertisement

Son dönemde mevduatlardan para piyasası fonlarına geçişin hızlanması üzerine Sermaye Piyasası Kurulu yeni bir adım attı.

SPK, açıkladığı ilke kararıyla para piyasası fonlarına, fonun en az yüzde 50'sini mevduat/katılım hesaplarında değerlendirme kuralı getirdi. Yapılan değişiklikle tek bir bankada değerlendirilecek fon tutarı, fon toplam değerinin yüzde 6'sını aşamayacak. Söz konusu fonlar tarafından ters repo işlemlerine ve Takasbank para piyasası ve yurtiçi organize para piyasası işlemlerine yapılan yatırımın toplam tutarı ise fon toplam değerinin yüzde 40’ını aşamayacak.

Para piyasası fonlarından alınan yönetim ücreti, mevcut yönetim ücreti yani yüzde 3'ün yarısı oranında uygulanacak.

Mevduatlardaki büyümeyi destekleme amaçlı alınan bu karar, likit fonlardan bir miktar çıkışa neden olacak.

Para piyasası fonlarının büyüklüğü 2018 yılı Aralık ayında 13 milyar TL seviyesinden Mart ayı itibariyle 28 milyar TL'ye yükseldi. Aynı dönemde gerçek ve tüzel kişilerin bankalardaki toplam TL mevduatı Ocak ayındaki 1 trilyon 43 milyar TL seviyesinden 1 trilyon 21 milyar TL'ye geriledi.

Likit fonların getirisi yüzde 23-24 iken mevduat faizlerinin ise yüzde 20 seviyesindeydi.

"LİKİT FONLAR MEVDUATA GÖRE İYİ GETİRİ SAĞLAMAYA DEVAM EDECEK"

Kararı Bloomberg HT'ye yorumlayan TEB Portföy Genel Müdürü Selim Yazıcı, bu adımın kredi hacmini arttırma yönünde bankalara destek verme amaçlı atıldığını kaydederek o açıdan bakıldığında yanlış bir düzenleme olmadığını belirtti. Müşterinin kaybının olmayacağını bildiren Yazıcı, "Büyük bir çalkantı beklemiyoruz. Yönetim ücretini düştükten sonra getiriler yüzde 23 civarındaydı. 1-1,5 puan daha düşebilir. Yüzde 21,5-22 arasında bir yere gelebilir. Müşterilerin getirileri belki biraz düşebilir ama mevduata göre iyi getiri olacaktır.Aradaki farkın azalması, mevduattan fonlara doğru büyük bir kayış olmasını engelleyecektir.Likit fonların büyümesi biraz durulacaktır. Likit fonların getirileri nereye oturacağını görmemiz lazım. Mevduata çok yakınsarsa

küçülebilir ama arada fark olursa büyük bir değişim olmaz" diye konuştu.

"SÜREKLİ KURALLARIN DEĞİŞTİĞİ ORTAMA ADAPTE OLMAK ZORLAŞTI"

İstanbul Portföy Yönetici Ortağı Tufan Deriner ise temel görevlerinden birinin yatırımcıya mümkün olan en yüksek parayı kazandırmak olduğunu kaydederek "Son dönemde geceliklerin yukarıda olmasından dolayı mevduatların üzerinde kalan para piyasası fonlarında getiri oluştu. Bu da ister istemez fonları büyütüyor. Eğer gecelikteki getiri daha yüksekse para piyasası fonlarından mevduattan çıkıp overnighta kayma olduğunu çok net bir şekilde gördük. Eğer mevduat yüzde 20 getiriyorsa repo tarafında yüzde 23-24 varsa o tarafa kayıyoruz" diye konuştu.

Portföy yönetim şirketlerinin sürekli kuralların değiştiği ortama adapte olmakta zorlaştığına dikkat çeken Deriner’e göre, bu tarz değişiklikler piyasayı yoruyor. Geçici süreçteki değişikliklerin portföy yönetim sektöründeki olumsuz etkilerini uzun vadede görmeye devam edeceğiz.

Likit fonlardan çıkacak paranın hangi alanlara gidebileceğine ilişkin olarak ise Deriner şunları söyledi: "Bu para burdan çıktığında gideceği yer belki çok güvenilir ÖST bulabilirse oraya kayabilir. Gidecek bir yer bulamadığında kayacağı yer mevduat olacaktır. Çünkü bu para risksiz bir şekilde TL tarafında faiz

arayan bir para. Gelen gelişmelerle birlikte para mevduat tarafına kayacaktır."

Bürümcekçi Araştırma ve Danışmanlık Kurucusu Haluk Bürümcekçi ise konuya ilişkin hazırladığı raporda, söz konusu kararın likit fonların getirisini daha da düşürürken, mevduattan gözlenen kaçışı zorunlu olarak tersine çevireceği yorumuna yer verdi.

"28 MİLYAR TL'NİN YARISI MEVDUATA DÖNÜŞÜR"

Asıl merak edilen konu, bankacılık sektörü üzerinde nasıl bir etki yaratacağı..TEB Yatırım Bankacılık Analisti Övünç Gürsoy ise röportajımızda, 28 milyar TL'nin yarısının mevduata dönüşebileceğini kaydederek "Rekabet yaratmayacağını düşünüyorum çünkü mevduatlar 9-10 bankaya yayılacak. Getirilerinin düşecek olmasıyla likit fonların cazibesi azalacaktır. Mevduat tarafını desteklemeye yönelik bir aksiyon olarak değerlendirebiliriz." diye konuştu.

Yılbaşından beri TL mevduatlarda yüde 2,8 oranında daralma olduğuna dikkat çeken Gürsoy, "Likit fonları düzeltip baksak düşüş yüzde 1,3'e geriliyor bu da yetersiz çünkü biz daha çok döviz mevduatların tercih edildiğini görüyoruz. Yılbaşından beri döviz mevduatlarda TL'nin tam tersi bir trend var" değerlendirmesinde bulundu.

Bu karar sonrası para piyasası fonlarının getirilerinin hangi seviyeye oturacağı, mevduata kıyasla avantaj sağlayıp sağlamayacağı ve mevduatlara ne ölçüde kayışı beraberinde getireceği konuları dikkatle takip edilecek.